BU NE BOLLUK

Çarşı pazarı şöyle bir dolaşalım.

Ne ararsan bulursun derde devadan gayrı.

Mevsim kış denmez.

Taze domates, biber, patlıcan, kabak salatalık, fasulye ve aklınıza ne gelirse.

Meyvelerin bir türlüsü, çiçek gibi tezgahlarda.

Satıcılar.

Avaz avaz bağırmalar.

Bu saydıklarım sebze pazarlarında, köylü pazarında seyyar satıcılarda.

Bir de çarşı içi dükkanlara bakalım herşey vitrinlerde boy gösteriyor.

Plazma TV’ler,

Beyaz eşyanın her türlüsü...

Yüzlerce konfeksiyon mağazasında samanlık gibi tepilmiş giysiler.

Yiyeceğin, giyeceğin, ev eşyasının her çeşidi. Aklınıza ne gelirse yok diye bir şey yok.

Her şey var.

Herkes de, bilmem nasıl ediyor ve herşeyi alıyor gibi geliyor hepimize.

Hani, camiye gidersin, kalabalığı görünce herkes namaz kılıyor gibi geliyor insana.

Hastaneye gidersin izdihamdan geçilmez ve herkes hasta sanılır.

Çarşı ve pazar da öyle geliyor insana. Bakıyoruz da herkes, her istediğini alabiliyor sanıyoruz.

Ve gene şöyle etrafı görüp dinliyoruz da,  yoksulluk diye bir şey sezmiyoruz herhalde.

Bana göre para olan yerde çok ve olmayan yerde hiç yok.

Eskiyi düşünüyorum da, kırk elli yıl öncesini kış kayıtı için ne zahmetler çekilirdi.

Biber, patlıcan, fasulye kurutması.

Kuskus, erişte tarhana yapılması.

Günlerce kış ekmeği edilmesi.

Bulgur kaynat sokuda döv, el değirmeninde çek savur.

Bu neymiş aşlık,

Bu da ev imalatı nişasta.

Şimdiye bakarsın bunlar hep tarih oldu.

Zaten becerecek hanım da kalmadı.

Saydıklarımın her çeşidi fabrikasyon paketlerde, hoşa giden ambalajlarda insanın yüzüne gülüyor.

Hiç şüphesiz ki, şu demokrasi döneminde Türkiye’miz çok mesafe almıştır. İnsanlarımız yaşamanın yemenin içmenin zevkine  varmışlardır.

İyi giyinmek, seyahat etmek, tatile çıkmak bir ihtiyaç haline gelmiştir.

Buraya geldikten sonra geriye döndürmek halkı, bir hayaldir sanırım.

Ancak, zengin daha çok zengin.

Fakir daha çok fakir hale gelmiştir memleketimizde.

Asıl olanı toplumumuzun sağlıklı bir yapıya kavuşturulması, orta sınıfın hakimiyetiyle mümkündür.

Nüfusumuzun yüzde seksenlerini orta direk göstergesinde bulmak, istikbale güvenle bakmak demektir.

Kalın sağlıcakla.